SEVEN SAMURAİ (YEDİ SAMURAY) - FİLM İNCELEMESİ
17. yy Japonya'sında haydutların saldırılarından bunalan bir grup fakir köylü, sadece üç öğün yemek karşılığında haydutlarla savaşmaları için samuraylara teklif götürür. İmkansız gibi görünse de kendileri için savaşacak yedi farklı samuray bulmayı başarırlar. 1954 yılında çekilmiş bu efsane yapım, her anlamda çağının ötesinde bir yapım. Günümüzdeki pek çok başarılı dram ve aksiyon filmini geride bırakacak kadar kaliteli.
TÜM ÜLKE SİNEMALARINI KISKANDIRAN BİR YAPIM
En derin dostluklar, genellikle şans eseri gerçekleşen buluşmalardan doğar.
Türkçe adıyla "Yedi Samuray" 1954 yapımı bir Japon filmi. Başarılı bir yönetmen olan Akira Kurosawa filmin hem kurgusunda hem de senaryosunda büyük pay sahibi. Filmin 200 dakika sürüyor olması, eski bir yapım olması ve Japon yapımı olması bir çoğunun aklına ne kadar güzel olabilir ki düşüncesini getirmiş olabilir. Ancak böyle düşünenler kesinlikle muhteşem bir filmi izleme şansını kaçırmış durumdalar. Ancak hala geç değil, müsait olduğunuz ilk vakitte bu güzel yapımı açıp izleyebilirsiniz.
Tehlike her zaman, her şey iyi görünürken gelir.
Kafan Kesilmek Üzereyken Sakalın İçin Endişelenmen Neye Yarar Ki?
Filmde dikkat çekici olan nokta köylülerin haydutlardan korkmaları ve nefret etmelerinin yanında neredeyse aynı ölçüde samuraylardan da korkmaları ve nefret etmeleridir. Köylüler ne kadar aciz görünseler de fazlasıyla kurnaz davranıp, kendilerini acındırarak samurayları ikna etmeye çalışıyorlar. Ancak aynı zamanda onlardan nefret ediyor ve çekiniyorlar. Hatta samuraylar mı haydutlar mı gibi bir tartışmaya giriştiklerinde en sonunda "Kafan kesilmek üzereyken sakalın için endişelenmen neye yarar ki?" diyerek samurayları tercih ediyorlar. Korktukları ise geleneklerinin, düzenlerinin bozulması, köyün kızlarının samuraylara ilgi duyuyor olması gibi konular.
Bizi koruyacak bir Tanrı yok mu? Toprak vergisi! Zorunlu işçilik! Savaş! Kuraklık! Şimdi de, haydutlar! Tanrılar, biz çiftçilerin açlıktan ölmesini istiyor olmalı.
Film her ne kadar Japon kültürüne ve tarihine özgü gözükse de (sonradan pek çok ülke sinemasında da uyarlamasının yapıldığı gibi) aslında evrensel bir nitelik taşıyor. Çünkü tarih boyunca ve günümüzde dahi her ülke ve kültürde bu tarz sınıflar arası çatışmalar ve çekişmeler kendisini göstermiştir. Samuraylar bunu bilmelerine rağmen bu görevi neden kabul ettiler derseniz, bu onların doğasında var. Onlar bunun için samuray olmuşlardır ve kendilerinden yardım isteyen insanlara yüz çeviremezler.
Unutmayın! Bu bir savaş! Hepiniz aynı teknedesiniz! Sadece kendini düşünen bir adam, aynı zamanda sonunu da hazırlar. Böyle bir bencillik hoş görülemez!
Sonuç olarak 1954 yılında çekilmiş olmasına rağmen izlerken sinematografi, senaryo ve diğer bütün ögeler ele alındığında size çok farklı hissettirecek, siyah beyaz görüntüsü olmasa eski bir yapım olduğunu aklınıza dahi getiremeyeceğiniz efsane bir yapım. Bütün eleştirmenlerden tam not alması ve gelmiş geçmiş en iyi filmler arasından gösterilmesi de bunun kanıtı. Kesinlikle izlenmeli!
NE OKUDUM NE İZLEDİM PUANI:
SEVEN SAMURAİ (YEDİ SAMURAY) - FİLM İNCELEMESİ
Reviewed by Ne Okudum Ne İzledim
on
Mayıs 06, 2020
Rating:
"Kafan kesilmek üzereyken sakalın için endişelenmen neye yarar ki?" etkileyici bir replikmiş. Akira Kurosawa sıkça duyduğum fakat hiçbir filmini izlemediğim bir yönetmen. İnceleme yazınız ile birlikte iyi bir başlangıç olabilir diye düşünüyorum. Biraz da geçmişe gidelim :D
YanıtlaSilKendisinden sonra çekilen pek çok iyi olarak bildiğimiz filme ilham veren bir yapım. Baş yapıt olarak görünüyor. Tek eksisi 1954 yapımı olması ki bu çekiciliğini azaltıyor biraz. Ancak kendi dönemine ve yarattığı etkiye göre kıyasladığında müthiş bir iş çıkartıldığını görüyorsun.
SilAyrica Tarantino'nun da favori yonetmenler ve filmler listesinde yer aliyor Kurosawa ve 7 Samuray filmi. Dekor ve kostumlerdeki dogallik da filmin otantisitesini artiran etmenler bence. Diger donem filmlerine baktiginizda, tum kostumler o film icin hazirlanmis yepyeni tertemiz kostumlerdir. Ancak bu filmde kostumelerin, dogal ve yipranmis oldugunu goreceksiniz. Ayrica Kurosawa'nin pek cok filminde yer alan Toshiro Mifune'nin de mukemmel bir oyunculuk sergiledigini gorebilirsiniz.
YanıtlaSil17. yuzyil Avrupa toplumunda da ezilen koyluler, onlarin emegini somuren derebeyler ve askerler, diger yandan haydutlar ve tabi ki herkesten ustun ve zengin olan din adamlari mevcuttu ancak bu denli etkileyici bir OrtaCag Avrupa donem filmi yapilabilmis degil.
Benim sahsen en begendigim sahnelerden biri, samuraylardan birinin koyluleri hic sevmedigini ve onlari yalanci olmakla sucladigi sahneydi. Yalan soylediklerini nerden biliyorsun diye sorduklarinda, benim babam da koyluydu, hicbir koylu durust degildir, dedigi sahnedir.
Toplumun her kesimini tarafsiz olarak ele alan ve her birini somut bir sekilde elestirebilen muazzam bir yapimdir, kanaatimce.
Blog yazarina da yazisi icin tesekkurler.
Iyi seyirler