OKUDUĞUM KİTAPLARDAN EN İYİ GİRİŞ CÜMLELERİ
Okuduğumuz bir kitabın sizi anında kendine çekmesini sağlayan en önemli unsurlardan birisi de hiç şüphesiz kitabın giriş cümlesidir. Kimi giriş cümleleri klişe diye tabir edebileceğimiz şekilde "yağmurlu bir sonbahar akşamıydı..." şeklinde başlarken kimi giriş cümleleri ise kitabın ilerleyen kısımlarına dair merak ile heyecan karışımı bir duygu uyandıran, etkileyici ve hikmetli sözlerden oluşur. Ben de okuduğum ve okumakta olduğum kitaplar arasından sizler için beğendiğim giriş cümlelerini derleyip sunmak istedim.
1. Ölüm Bir Varmış Bir Yokmuş / Jose Saramago
Ertesi gün hiç kimse ölmedi.
2. Kırmızı Pazartesi / Gabriel Garcia Marquez
Santiago Nasar, onu öldürecekleri gün, piskoposun geleceği gemiyi karşılamak için sabah saat 5.30'da kalkmıştı.
3. Dava / Franz Kafka
Josef K. iftiraya uğramış olmalıydı, çünkü kötü bir şey yapmadığı halde bir sabah tutuklandı.
4. Gölgesizler / Hasan Ali Toptaş
Elindeki makasın ucunu bir an için havaya dikip onuruma içilecek bir kadeh gibi yavaşça kaldırarak, hoş geldin beyim, dedi berber.
5. Ruhi Mücerret / Murat Menteş
-Hayat nasıl gidiyor?
-Yaşayan birine sor.
6. Bin Muhteşem Güneş / Khaled Hosseini
Meryem, harami sözcüğünü duyduğunda beş yaşındaydı.
7. Anna Karenina / Lev Tolstoy
Mutlu aileler birbirine benzerler, her mutsuz aileninse kendine özgü bir mutsuzluğu vardır.
8. Gülün Adı / Umberto Eco
Başlangıçta Söz vardı ve Söz Tanrı katındaydı ve Söz, Tanrı'ydı.
9. Tüm Kitaplarının Ortak Girişi / Ali Şeriati
Sizi rahatsız etmeye geldim.
10. Diriliş / Lev Tolstoy
Oldukça dar bir yerde toplanmış yüz binlerce insan, yaşamlarını üzerinde sürdürdükleri toprağı çirkinleştirmek için tüm güçlerini harcıyorlardı.
11. Serenad / Zülfü Livaneli
Uçakta rahat eden insanlar, yeryüzünden sekiz bin metre yukarıda, boşlukta, metal bir kutunun içinde olduklarını unutup kafalarını şarabın kalitesine, yemeğin lezzetine, koltukların genişliğine takanlardır ki, hemen söyleyeyim ben de onlardan biriyim.
12. Dönüşüm / Franz Kafka
Gregor Samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uyandığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
13. Yabancı / Albert Camus
Annem bugün öldü, belki de dün. Tam hatırlamıyorum.
14. Taht Oyunları Serisi Kılıçların Fırtınası / George R. R. Martin
Gün griydi, acı soğuktu ve köpekler kokuyu almıyordu.
Benim seçtiklerim bunlardı. Sizler benim paylaştıklarımdan veya okuduğunuz kitaplardan en çok hangisinin giriş cümlesinden etkilendiniz.?
OKUDUĞUM KİTAPLARDAN EN İYİ GİRİŞ CÜMLELERİ
Reviewed by Ne Okudum Ne İzledim
on
Mayıs 13, 2017
Rating:
"-Hayat nasıl gidiyor? -Yaşayan birine sor."
YanıtlaSilNefis bir korku filmi senaryosu canlandı kafamda şimdiden :p
Korku-gerilim türü için güzel bir giriş cümlesi olurdu gerçekten. Tabi Ruhi Mücerret bu türlerle alakalı bir kitap değil ne yazık ki. :)
SilBenim de çok sevdiğim bir giriş cümlesine yer vermişsin.. Kırmızı Pazartesi'nin ilk cümlesi bile beni öyle etkisi altına almıştı ki hala kelimesi kelimesine aklımdadır. Güzel, hoş bir derleme olmuş.. Ben de yapmıştım bir ara böyle bir liste ama üzerinden çok zaman, çok kitap geçti. Bir daha yapasım geldi şimdi :D
YanıtlaSilBenim giriş cümlelerine özel ilgi göstermemi sağlayan kitaptır Kırmızı Pazartesi. İyi bir girişin okuyucuyu ne kadar etkileyebildiğini ilk defa o kitapla fark etmiştim. Çok ilginç gelmişti. Bence yapmalısın, güzel olur. :)
SilBu çok iyi olmuş :) Benim de sevdiğim giriş cümleleri var burada. Tekrar hatırladım her birini :)
YanıtlaSilArada geriye dönüş yapmak iyi oluyor gerçekten, teşekkür ederim. :)
SilÇok güzel hepdi. Akıllıca ve güzel bir blog yazısı olmuş. Alkışlar sana
YanıtlaSilSize de teşekkürler. :)
SilHepsi en bilinen, en favori kitaplardan seçilmiş ve çok da güzel olmuş :)
YanıtlaSilFavori olmaları boşuna değil sonuçta. Teşekkürler. :)
SilRuhi Mücerret'in girişi beni de ilk andan çekmişti. Çok başarılı bir giriş gerçekten. :)
YanıtlaSilKitap da tıpkı giriş cümlesi gibi başarılı, katılıyorum size. Teşekkürler. :)
SilAli Şeriati'nin girişi gerçekten etkileyici :) güzel bir yazı olmuş kaleminize sağlık
YanıtlaSilKesinlikle öyle, ben teşekkür ederim. :)
SilAli Şeriati'nin kim olduğunu bilmek lazım. Yazarın etkisinde kalınacaksa eyvah. Özellikle hanefi mezhebinde yoğunlaşan bir ülke olmamız hasebiyle ilmi anlamda kendi mezhebinin teferruatını öğrenip anlamadan bu gibi yazarları okumak tehlikeli olabilir.Girişini çıkışını bilmem ama tehlikeli kitaplar listesinde bu yazar ilk sıraları rahat alır.
SilAli Şeriati'nin kitaplarından herhangi birini okuyup ondan sonra görüşlerinizi gözden geçirmenizi tavsiye ederim. Ben tehlikeli olduğu kanaatinde değilim, yanlış görüşleri ve düşünceleri olabilir, bunları ayırt etmek kişinin kendisine kalmıştır. Bunu bahsettiğiniz itikatta ilerlediğini beyan eden şahıslar için de söylemek mümkündür. Kimsenin sözüne veya yazdığına sorgusuz sualsiz yaklaşmamak gerekir. Farklı niyetle yazılmış bir konunun altında böyle bir yorum yazmış olmanız ilgisiz kaçıyor. Yine de şunu söyleyebilirim ki, kitaplarında kullandığı giriş cümlesi bu yorumunuzun ardından çok daha anlamlı hale gelmiş oluyor. Benim açımdan öyle en azından. Teşekkür ederim. :)
SilEn etkileyicisi 5 numara der geçerim. Bilirsin, pek kitap okumam, bu sebeple sana bir giriş cümlesi öneremeyeceğim.
YanıtlaSilTeşekkürler Semih, Ruhi Mücerret girişi en beğendiğim diyebileceğim 3-4 tanesinden birisi benim için de. :)
SilGenelde arka kapak yazıları üzerine konuşuruz.İlk cümlenin etkisi üzerine, güzel yazıydı ;)Teşekkürler...
YanıtlaSilTeşekkür ederim, bir de son cümlesi var bu işin, bana kalırsa o daha da etkileyici. :)
SilTolstoy'un meşhur cümlesi: " Mutlu aileler birbirine benzerler, her mutsuz aileninse kendine özgü bir mutsuzluğu vardır." etkileyici.
YanıtlaSilBu tür bir liste hazırlandığında, eğer okunduysa ilk konulacak girişlerden birisidir bana göre, Tolstoy işte... Fazla söze gerek yok. :)
SilHarika bir düşünce olmuş. Ve çok da güzel bir blog yazısı ortaya çıkmış 😀 Sizi rahatsız etmeye geldim ve Tolstoy'un giriş cümlesi favorilerim oldu.
YanıtlaSilTeşekkür ederim, Şeriati'nin girişi harikadır zaten.
Silbence en iyisi tolstoyun :) iyi aklıma getirdin ya, şeriati ve toptaş okuycaktım :)
YanıtlaSilKeyifli okumalar öyleyse şimdiden, teşekkür ederim. :)
SilBen de Yabancı'yı söyleyecektim ama 13 numaradaymış:)
YanıtlaSilO olmadan olur mu hiç? Teşekkürler. :)
SilHoşgeldin Serhatcım!
YanıtlaSilAskere gittiğini biliyordum ama bitmiş bile baksana hayırlı olsun hoş geldin sefa geldin :)
Güzel güzel yayınlar bile derlemişsin ben bir süredir kayıplardaydım da yine ;)
Çok şık bir yayın olmuş eline sağlık!
Hoş buldum.
SilÖyle oldu bir baktım bitmiş, geri gelmişim. :)
Çok teşekkürler. :)
Ölüm bir varmış bir yokmuş 'Ertesi gün hiç kimse ölmedi' bana Özdemir Asafın bekle dedi şiirini hatırlattı. :)
YanıtlaSilÖlüm gibi bir şey oldu ama kimse ölmedi... Teşekkürler. :)
Sil11.Numarayı ben de çok severek okumuştum.Teşekkürler Serhat :))
YanıtlaSilBen teşekkür ederim. Diğerlerini de okumalısınız. :)
SilBende şu an Tolstoyun Anna Karanina adlı romanını okuyorum. Kitap okuyan insanlara bayılırım. Takibe aldım sizi sevgilerle
YanıtlaSilOldukça dar bir yerde toplanmış yüz binlerce insan, yaşamlarını üzerinde sürdürdükleri toprağı
YanıtlaSilçirkinleştirmek için tüm güçlerini harcıyorlardı.
Tam benlik ..... Kelimeler dökülmüş teşekkürler...
Aralarında en iyilerinden birisi, beni de çok etkilemişti. Ben teşekkür ederim. :)
SilAnna Karenina'nın giriş cümlesi kitaba başladığımda hakikaten etkilemişti. :)
YanıtlaSilBir de Aşk ve Gurur'un giriş cümlesini beğenirim, çoğu kişi biliyordur muhtemelen ama "Parası pulu olan her bekar erkeğin kendine bir yaşam arkadaşı seçmesinin kaçınılmaz olduğu, herkesçe benimsenen bir gerçektir."
Ben Aşk ve Gurur kitabını okumadım açıkçası, bilmiyordum. Katkı için teşekkür ederim. :)
SilGerçekten de giris cümlesi ilgi çekince merak uyaniyor. Güzel kitap seçimleri bu arada klasikleri ben de okudum.
YanıtlaSil"Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı, hem aptallık, hem inanç devriydi, hem de kuşku, Aydınlık mevsimiydi, Karanlık mevsimiydi, hem umut baharı, hem de umutsuzluk kışıydı, hem her şeyimiz vardı, hem hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya doğruca cennete gidecektik ya da tam öteki yana - sözün kısası, şimdikine öylesine yakın bir dönemdi ki, kimi yaygaracı otoriteler bu dönemin, iyi ya da kötü fark etmez, sadece 'daha' sözcüğü kullanılarak diğerleriyle karşılaştırılabileceğini iddia ederdi."
YanıtlaSilGiriş cümleleri söz konusu olunca İki Şehrin Hikayesi'ni hatırlamadan edemem. Oldukça güzel bir derleme olmuş.